tr02122363690
·
[email protected]
·
Pzt - Cuma 09:00-17:00
Avukata Sor

Mirastan Mal Kaçırma Davası (Muris Muvazaası)

Hukukumuzda muris muvazaası olarak geçen halk arasında da mirastan mal kaçırma olarak bahsedilen dava türü, ülkemizde en sık görülen davalardan bir tanesidir. Çoğu zaman kültürel geçmişten kaynaklı mirastan pay alamayan kadınlar aslında bu durumun mirastan mal kaçırma anlamına geldiğini ve dava konusu olabileceği konusunda da yeterli bilgi sahibi değildir.

Mirastan mal kaçırma davalarının konusu sadece kadınlara pay verilmemesi durumu değildir. Aile içinde çoğu zaman sadece kadın olmamak üzere diğer kardeşlerden de miras kaçırılabilmektedir. Mirastan mal kaçırma amacıyla yapılan devirlerin çoğu aslında karşılıksız devirler olmasına rağmen satış gibi gösterilmektedir.

Örneğin baba (B), üç çocuğundan biri olan (C)’nin miras payını vermek istememektedir. Bu kapsamda diğer çocuğu olan (Ç)’ye taşınmazı devreder. Ancak bu devir işleminden para almamasına ve gerçek kastı mal kaçırmak olmasına rağmen tapuda sanki satış yapmış gibi işlem yapar. İşte bu örnek muris muvazaası yani mirastan mal kaçırma davalarının alanına girmektedir.

Mirastan Mal Kaçırma Davası Şartları

1- Öncelikle yukarıdaki örnekte bahsettiğimiz üzere malvarlığının devrinde resmiyette gösterilen işlemle gerçek işlemin farklı olması gerekmektedir. Yani örneğin tapuda satış yapılmış gibi gösterilen evden aslında para alınmaması ve bu işlemin gerçekte bağış niteliğinde olması gibi.

2- Bu işlemlerin üçüncü kişileri aldatma amacıyla yapılması gerekmektedir.

3- Mirastan mal kaçırmaya ilişkin olarak işlemi yapanlar arasında anlaşma olması gerekmektedir.

Mirastan mal kaçırma davalarında yani muris muvaazasında karşımıza çıkan bir diğer aldatıcı işlem de yapılan işlemin ölünceye kadar bakma sözleşmesi olarak gösterilmesidir. Aslında taraflar arasında ölünceye kadar bakma sözleşmesi bulunmamasına rağmen yapılan mal kaçırmaya meşru bir sebep oluşturmak amacıyla sanki ölünceye kadar bakma sözleşmesi yapılmış gibi gösterilmektedir.

Mirastan Mal Kaçırma Davasını Kim Açabilir?

Yukarıda da açıkladığımız üzere muris muvazaası işlemi, miras bırakanın mirasçılarından birini hakkından mahrum etmek amacıyla yapılmaktadır. Bu kapsamda mirastan mal kaçırma davasını miras hakkı olumsuz etkilenen herkes açabilmektedir. Bu kapsamda yasal mirasçıların dava açma hakkı bulunduğu gibi atanmış mirasçıların ve evlat edinilmişlerin de dava açma hakkı bulunmaktadır. Bu kapsamda mirasçıların her biri tek başına da dava açma hakkına sahiptir. Ancak bu şekilde dava açmak isteyen mirasçı kendi payı oranında talepte bulunmalıdır. Kaçırılan malın terekeye dönmesi talebiyle açılan davalarda tüm mirasçıların davaya dahil edilmesi gerekecektir.

Mirastan Mal Kaçırma Davasını Ne Zaman Açabilirim?

Belirtmek gerekir ki muris muvazaasına ilişkin davalarda herhangi bir zamanaşımı süre şartı  aranmamaktadır. Ancak unutmamak gerekir ki muvazaaya ilişkin davaların açılabilmesi için miras bırakanın vefat etmesi gerekmektedir. Bu kapsamda mirastan mal kaçırmaya ilişkin aranan kriterlerin gerçekleşmiş olması durumunda herhangi bir süreye tabi olmadan dava açabilirsiniz.

Mirastan Mal Kaçırma Davasında İspat

Muris muvazaası davalarında muvazaanın ispatı her türlü delille yapılabilmektedir. Ancak örnek vermek gerekirse bu tür davalarda tanık, banka hareketleri ve diğer benzeri deliller oldukça önemlidir. Bu kapsamda örneğin satış bedeli ve piyasadaki değer arasındaki fark, miras bırakanın diğer malvarlıkları ve bunların ne durumda olduğu, yapılan işlemin mal kaçırmak amacıyla yapıldığının ispatı gerekmektedir.

Muris muvazaası davalarında, miras bırakanın maddi durumu ve malvarlığını sözde satın alan mirasçının maddi durumu da değerlendirmektedir. Örneğin, kardeşlerinden mal kaçırma amacında olan A, babasından bir ev devralmıştır ancak bu devir işlemi satış olarak gösterilmiştir. İşte böyle bir durumda A’nın bu evi alacak maddi durumunun olup olmadığı tartışma konusu olacaktır. Ayrıca böyle bir işlemden sonra örnekten devam edecek olursak A’nın babasının malvarlığında pozitif yönde değişim olup olmadığı araştırılacaktır. Elbette bu davada, ailede miras sürecinin nasıl işlediği, hangi olayların yaşandığı da araştırılacaktır.

Mirastan Mal Kaçırma Davası Kime Karşı Açılabilir?

Yukarıda yaptığımız açıklamalar ışığında mirastan mal kaçırma davasının, muvazaaya dayalı olarak mal kaçıran kardeşe karşı açılması gerekecektir. Miras bırakanın sağlığında malvarlığını devralan kardeş eğer bu malvarlığını birine devretmişse ve bu kişi iyi niyetli olarak bu işlemi yapmamışsa açılacak olan dava bu kişiye de yöneltilebilecektir. Malvarlığını devralan üçüncü kişinin iyi niyetli olup olmadığı noktasında yukarıda yazdığımız bazı kriterler de değerlendirilecektir. Örneğin taşınmazı devraldığı kişiyle yakınlık derecesi, maddi durumu, banka hareketleri vs gibi deliller mahkemeye sunularak devralan üçüncü kişinin iyi niyetli olmadığı ispat edilebilir.

Kardeşim Babamdan Gayrimenkul Satın Aldı, Dava Açabilir Miyim?

Yukarıda ifade ettiğimiz hususlar doğrultusunda eğer şartlar oluşmuşsa kardeşinize karşı mirastan mal kaçırdığı iddiasıyla dava açabilirsiniz. Ancak belli şartlarda da açtığınız davanın reddedilme ihtimali bulunmaktadır. Örneğin kardeşiniz gerçekten söz konusu malvarlığını satın almışsa, bu bedel ödenmişse ve piyasa değeri civarındaysa artık burada mirastan mal kaçırma durumu söz konusu olmayacaktır. Mirastan mal kaçırma davasının reddedileceği birçok durum bulunmaktadır. Örneğin bazen kardeşlerden bir tanesi babasının her türlü sorunuyla ilgilenmekte, masraflarını karşılamakta, hastalığında da refakatçi olmaktadır. Bu tip durumlarda da miras bırakan, bu çocuğuna karşı kendisini borçlu hissetmekte ve vefalı davranmak amacıyla da malvarlığını ona devretmektedir. Böyle bir durum söz konusu ise artık muris muvazaasından bahsedilemeyecektir. Yine bazen yapılan ölünceye kadar bakma sözleşmesi gerçeği yansıtabilmektedir. Miras bırakan bazen malvarlığını çocuklar arasında paylaştırmaktadır. Eğer yapılan devir işleminin bir paylaştırma kapsamında yapıldığı anlaşılırsa da muris muvazaası iddiası dinlenmeyecektir.

Yukarıda da vermiş olduğumuz örnekte miras bırakanın aslında bağış işlemi yapmak istemesine rağmen tapuda satış işlemi yapmış gibi gösterdiğinden bahsettik. Eğer miras bırakan tapuda da işlemi bağış olarak göstermişse bu durumda muris muvazaası davasının kabul edilme olasılığı düşmektedir. Bu durumda artık farklı dava türleri düşünülebilir.

Babam, Kardeşime Gayrimenkul Bağışladı Dava Açabilir Miyim?

Yukarıda da ifade ettiğimiz üzere eğer babanızın gerçek iradesi bağış yapmaksa ve tapuda da bu işlem bağış olarak gösterilmişse bu durumda muris muvazaası davası açmanız halinde davanızın reddedilme olasılığı yüksektir. Yine ölüme bağlı tasarruflarda da mirastan mal kaçırma davası açılamaz. Buna örnek olarak miras bırakanın vasiyetname hazırlamasını verebiliriz. Bu durumda iki taraflı bir işlem yapılmamakta, miras bırakan kendi iradesiyle ve tek taraflı bir işlemle vasiyetname düzenlemektedir. Bu durumda da muris muvazaası davası açılamayacaktır.

Muris Muvazaası(Mirastan Mal Kaçırma Davası) Hangi Mahkemede Açılır?

Mirastan mal kaçırma davasında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesidir. Ayrıca HMK kapsamında kesin yetki kuralı bulunmaktadır. Bundan dolayı da dava taşınmazın bulunduğu yerdeki mahkemede açılmak zorundadır.

Muris Muvazaası Davası (Mirastan Mal Kaçırma) Ne Kadar Sürer?

Yukarıda da ifade ettiğimiz üzere muris muvazaası davalarında araştırılan hususlar bir hayli fazla olabilmektedir. Bu kapsamda bazen birçok tanık dinlenmektedir. Bazen bu tanıkların dinlenmesi uzun bir süre alabilmekte ve dava sürecini uzatabilmektedir. Bundan dolayı dava süreçleri en az 1 seneyi bulabilmektedir. Ancak her dava kendine özgü bir nitelik taşımaktadır. Yine davanın açıldığı yer mahkemesinin yoğunluğu da önem arz etmektedir. Tüm bunlar bir arada değerlendirildiğinde bu tip bir davanın en az 1 sene sürmesi olağandır.

Related Posts

Yanıt Bırak