Boşanma sebepleri Türk Medeni Kanunumuzun 161 – 166 maddelerinde sıralanmıştır. Türk Medeni Kanunumuz boşanma sebeplerini niteliğine göre bir ayrıma tabi tutmamış ise de; Uygulamada genellikle bu sebepler özel ve genel boşanma sebepleri olarak bir ayrımla incelenmektedir. Uygulamada sık karşılaşılan “evlilik birliğinin temelinden sarsılması” genel boşanma sebepleriolarak kabul edilirken TMK 161 ve 165 maddeleri arasındaki nedenler özel boşanma sebepleriarasında kabul edilmiştir.
Özel sebepler somut bir şekilde açıklanması mümkün iken, genel sebepler çok daha kapsamlı olup çoğunlukla tek tek sıralanması mümkün değildir. Bizde bu yazımızda konunun anlaşılabilirliği açısından özel ve genel boşanma sebepleri olarak yapılan ayrımı gözetmek istedik.
Özel Boşanma Sebepleri
Özel boşanma sebepleri daha çok takdir veya kısaya imkan vermeyecek şekilde kendisini gösteren sebeplerdir.
- Zina nedeniyle boşanma (aldatma nedeniyle boşanma) – TMK 161
- Hayata kast, pek kötü veya onur kırıca davranış nedeniyle boşanma – TMK 162
- Suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme nedeniyle boşanma – TMK 163
- Terk nedeniyle boşanma – TMK 164
- Akıl hastalığı nedeniyle boşanma – TMK 165
Sıralamış olduğumuz bu boşanma nedenlerine dayanılarak açılacak olan boşanma davalarında bu sebeplerin tam olarak ortaya konulması önemlidir. Zira boşanma sonrası tazminat, mal paylaşımı, nafaka veya çocuğun velayeti gibi boşanmaya bağlı diğer uyuşmazlıkların çözümünde oldukça önemlidir. Dilerseniz Yargıtay ilgili hukuk dairelerinin ve yerel mahkemelerin bu konudaki kararlarını da dikkate alarak özel boşanma sebeplerini tek tek detaylandıralım.
Zina Nedeniyle Boşanma (Aldatma Nedeniyle Boşanma)
Zina veya daha çok tabir edildiği şeklide aldatma sebebiyle boşanma maalesef uygulama en sık karşılaşmış olduğumuz boşanma sebepleri arasında yer almaktadır. Dini açıdan olduğu gibi hukuki açıdan da zina, eşlerden herhangi birisinin eşi haricinde başka birisi ile cinsel ilişkiye girmesidir.
Zina nedeniyle açılacak olan boşanma davalarında cinsel birlikteliğin gerçekleştiğine yönelik somut verilerin elde edilmesi yönelik bir zorunluluk yoktur. Yerel mahkemeler ile birlikte yüksek yargı organları çoğu zaman zinanın gerçekleşmiş olduğuna yönelik bulguların varlığını yeterli görmektedir. Bu nedenle zina nedeniyle boşanma uygulamada çoğu zaman aldatma nedeniyle boşanma olarak da bilinmektedir. Diğer bir ifade ile sadakat yükümlüğünün ihlali sonucunu da doğurabilecek bir davranıştır.
Zina Nedeniyle Boşanmada Öne Çıkan Fiiller
Yukarıda da belirttiğimiz gibi zinanın somut deliller ile açık bir şekilde gerçekleştiğinin ortaya konulması zorunlu görülmemektedir. Buna işaret eden kuvvetli delilerin varlığı da çoğu zaman zinanın gerçekleştiğini kabul ederek açılan boşanma davalarını kabul edilmektedir. Aşağıda sıralamış olduğumuz fiil ve davranışlar genellikle yargı organları tarafından zinanın gerçekleştiğini kabul edecek niteliktedir.
- Otel kayıtları
- Aynı konutta yaşama
- Cinsel içerikli hatta duygusal yazışmalar
- Otel kayıtları
- Ses kayıtları / kamera görüntüleri
Zina Nedeniyle Boşanma Davası Şartları
Aldatma nedeniyle boşanma davasının mahkemece kabul görmesi için sadece zinan gerçekleşmesi veya yukarıda detaylarını paylaştığımız emarelerin varlığı yeterli değildir. Zina nedeniyle açılacak boşanma davalarının davacı lehine sonuçlanabilmesi için Türk Medeni Kanunun 161. Maddesinde yer alan bir takım koşulların gerçekleşmesi gerekir.
En önemli koşul ise süre şartına ilişkindir. Kural olarak zina nedeniyle boşanma davası zinanın yani aldatmanın öğrenilmesinden itibaren 6 ay içerisinde açılmalıdır. Ayrıca zinanın gerçekleşmesinden itibaren 5 yıl içerisinde zina nedeniyle boşanma davası hakkı düşmektedir.
Zinanın boşanma sebepleri arasında sayılabilmesi için diğer bir önemli koşul aftır. TMK 161. Maddesinde yer alan hükümlere göre zinanın öğrenilmesine rağmen aldatılan eş tarafından, aldatan eş affedilmiş ise affeden eşin dava hakkı sona ermiş olur.
Hayata Kast Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranışlar Nedeniyle Boşanma
Özel boşanma sebepleri arasında yer alan bir başka durum TMK 162 maddesinde yer alır. Madde metninden de anlaşılacağı üzere farklı birçok fiil ve davranış TMK 162 maddesine göre boşanma sebepleri arasında yer alabilir.
Uygulamada en çok rastlanılan davranış ise kötü muameledir. Genel bir tanımı yapılmamış olsa da eşlerden herhangi birisinin diğer eşe karşı acı çektirecek, ızdırap verecek ya da ruhsal sağlığını bozacak derecedeki birçok davranış boşanma nedeni yapılabilir.
Örneğin Türk Ceza Kanunumuzun 86. Maddesinde yer alan eşe karşı kasten yaralama fiili nedeniyle açılacak olan boşanma davaları TMK 162. Maddesine dayandırılabilir.
TMK 162. Maddesi kapsamında değerlendirilen bir başka durum ise onur kırıcı davranışlardır. Bu küçümseme, hakaret gibi kendini gösterebileceği gibi aşılama veya sövme gibi de gerçekleşebilir. Türk Medeni Kanunu 162 maddesi kapsamında boşanma sebepleri arasında yer alan bir başka durum ise “hayata kasttır.” Hayata kast daha çok fiziksel ağır bir şiddet olarak kendisini göstermektedir.
Hayata Kast Kötü ve Onur Kırıcı Davranışlara Örnekler
- Öldürmeye teşebbüs
- Silahla korkutmak
- Aç / susuz bırakmak
- Evden kovmak
- Hürriyetini kısıtlamak
- Fiziksel şiddet uygulamak
- Cinsel saldırıda bulunmak
- Hakaret etmek
- Sövmek / küfretmek
- Küçük düşürücü davranışlarda bulunmak
- Ailesine ve yakınlarına hakaret etmek
Boşanma davasının TMK 162 maddesine dayandırılması diğer bir ifade ile açılan davanın davacı lehine sonuçlanması içinde bir takım şartların gerçekleşmesi gerekir. Tıpkı TMK 161 maddesinde olduğu gibi yukarıda sıralamış olduğumuz fiil ve davranışların öğrenilmesinden itibaren 6 ay her durumda ise 5 yıl içinde bu sebeplere dayandırılarak boşanma davasının açılması gerekir.
Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme
Özel boşanma sebepleri arasında yer alan bir başka durum ise TMK 163 maddesinde yer alır madde metninde yer alan suçlar genellikle dolandırıcılık, hırsızlık, rüşvet suçları, uyuşturucu madde ticareti gibi daha çok yüz kızartıcı suçlar olarak tabir edilen suçlardır. Genellikle bu husus hakim tarafından takdir edilse de çoğunlukla yüz kızartıcı suçların herhangi bir eş tarafından işlenmesi boşanma sebepleri arasında sayılmıştır.
Bu durumda suçun şikayete tabi olup olmaması, eş hakkında hapis cezasının ertelenmesine karar verilip verilmemesi veya şikayetten vazgeçe nedeniyle düşme kararının verilmesinin bir önemi yoktur. Örneğin cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda mağdurun şikayetten vazgeçmesi TMK 163 maddesi uyarınca açılacak olan boşanma davalarına engel değildir.
Türk Medeni Kanununun 163. Maddesinde yer alan diğer bir durum ise haysiyetsiz hayat sürmedir. Suç işleme durumlarına göre çok daha geniş bir kavramdır. Ailenin ve aile bireylerinin şeref ve namusuna etki edebilecek her türlü davranış haysiyetsiz hayat sürme olarak kabul edilebilir. Örneğin kumar bağımlılığı, alkol bağımlılığı uygulamada sıklıkla boşanma sebebi olarak karşımıza çıkmaktadır.
Diğer özel boşanma sebeplerinin aksine TMK 163 maddesine dayanılarak açılacak olan boşanma davalarında herhangi bir süre kısıtlaması bulunmamaktadır. Bu konudaki genel kriter haysiyetsiz yaşam sürmenin evlilik birlikteliğini sürdürmeyi çekilemez hale getirmesidir.
Terk Nedeniyle Boşanma
Uygulamada sıklıkla karşılaştığımız özel boşanma sebepleri arasında yer alan bir başka durum ise terktir. Türk Medeni Kanunu 164. Maddesine göre eşlerden birisinin ortak konutu herhangi bir gerekçe olmadan terk etmesi yapılan çağrıya rağmen konuta dönmemesidir.
Ayrıca eşlerden birisinin diğer eşi konutu terk etmeye zorlaması da yine TMK 164 maddesi kapsamında boşanma nedeni olarak kabul edilmiştir. Boşanma davasının TMK 164 maddesine dayandırılması ve mahkemece bu yönde bir boşanma kararı alınabilmesi için bir takım koşulların oluşması gerekir. Eşin ortak dönmemesinin “terk” olarak kabul edilebilmesi için aşağıdaki unsurları barındırması gerekir.
- Terk eden eşin evlilik yükümlülüklerini yerine getirmemek amacı ile konutu terk etmiş olması gerekir.
- Eşlerden birisinin diğer eşin konuta dönmemesi amacıyla hareket etmesi de terk olarak kabul edilir.
- Eşin yapılan çağrıya rağmen ortak konuta dönmeyi reddetmesi gerekir.
- Terkin 6 ay süre ile devam etmiş olması gerekir.
Akıl Hastalığı Sebebiyle Boşanma
Özel boşanma sebepleri arasında yer alan son durum akıl hastalığıdır. Bu durumun boşanma sebebi yapılabilmesi için bu hastalığın evlilik birlikteliğinin çekilemez hale getirmesi gerekir. Diğer bir önemli koşul ise akıl hastalığına tutulan eşin iyileşme imkanının bulunmaması gerektiğidir.
Tüm bu hususların da yine sağlık kurulu raporu ile belgelendirilmesi gerekmektedir. Evlilik birlikteliği devam ederken bu unsurları taşıyan akıl hastalıkları boşanma nedenleri arasında sayılmışken, hastalığın evlilik birlikteliği öncesinde de var olduğu ve bu durumun gizlenmiş olması halinde yine Türk Medeni Kanunumuzun 145. Maddesi gereğince “mutlak butlan” iddiası ile evliliğin iptali davası açılması mümkündür. Diğer özel boşanma sebeplerinden farklı olarak bu durumda eşteki mevcut akıl hastalığı nedeniyle herhangi bir kusur atfedilmesi mümkün değildir.
Genel Boşanma Sebepleri
Evlilik birliğinin sarsılması genel boşanma sebepleri olarak kabul edilmiştir. Uygulamada çoğunlukla çekişmeli boşanma davası olarak açılan boşanma davalarına konu olduğu görülmektedir. Türk Medeni Kanunumuzun 166. Maddesinde genel boşanma sebepleri tek tek sayılmamıştır. Bu durumda genel koşul eşlerin ortak hayatı birlikte sürdürmelerini beklenemeyecek kadar temelinden sarsılmış olması gerektiğidir. Farklı birçok neden evlilik birliğinin sarsılmasına işaret olabilir.
Genel Boşanma Sebeplerine Örnekler
Genel boşanma sebeplerinin tek tek sayılması mümkün değildir. Yerel mahkemeler ile Yargıtay ilgili hukuk daireleri evlilik birlikteliğinin temelinden sarsıldığı yönünde işaret bulunan birçok fiil genel boşanma ve çekişmeli boşanma davalarına konu olarak kabul etmiştir. Uygulamada sık karşılaştığımız ve yargı organlarınca evlilik birlikteliğinin sarsıldığını kabul edecek örnek davranışlar ve fiilleri aşağıdaki gibi sıralayabiliriz.
- Eşine kendisini sevmediğini söyleme
- Eşin güven sarsıcı davranışlarda bulunması
- Aile sırlarının başkaları ile paylaşılması
- İlişkiye girmekten kaçınma
- Sık sık yalan söyleme
- Eşin veya çocukların ihmal edilmesi
- Aşırı borçlanma
- Eşe ve aile bireylerine kötü davranma
- Sadakat yükümlülüğünün ihlali
- Farklı cinsel istekler
- Diğer evlilik birlikteliğinden kaynaklanan yükümlülüklerin ihlali
Boşanmanın Türk Medeni Kanunu 166. Maddesine göre gerçekleşmesi için çekişmeli boşanma halinde evliliğin en az 1 yıl süre ile devam etmesi gerekir. Her iki eş birlikte dava açması veya açılan davayı diğer eşin kabul etmesi halinde genel boşanma sebepleri anlaşmalı boşanma davalarına da konu olabilmektedir.
En Kolay Boşanma Sebepleri Nelerdir?
Evlilik birlikteliğinin sona erdirilmesi kararı eşler için evlilik birlikteliğinin kurulması kadar zordur. Ancak evlilik birlikteliğini sonlandırmak isteyen eşler bu sürecin en hazlı ve kolay şekilde gerçekleşmesini beklemektedirler. Anlaşmalı boşanma davlarında bu konuda çok fazla zorluk çekilmese de özellikle çekişmeli boşanma davaları, boşanma sürecine etki eden farklı uyuşmazlıkları da içerisinde barındırır.
Boşanma davaları ile birlikte eşler arasında nafaka, mal paylaşımı ya da çocuğun velayeti gibi farklı uyuşmazlıkların da çözüme kavuşturulması gerekebilir. Eşler arasında boşanmak istenilmemesi başta olmak üzere diğer konularda uyuşmazlık bulunması boşanma davalarını uzatan en önemli etkenlerdir. Bu nedenle en kolay boşanma nedenlerinin genel boşanma olarak tabir edilen evlilik birliğinin sarsılması olarak yasalarımızda yer alan ve sıklıkla anlaşmalı boşanma davalarına konu olan boşanma sebepleridir.
Örneğin özel boşanma sebepleri arasında yukarıda sıraladığımız durumlar mahkeme sürecine etki edebilecektir. Zinanın kanıtlanması, akıl hastalığının niteliği, terk halinde ortak konuta eşin dönmesi için yapılan ihtarlar boşanma davalarını uzatabilecek etkenlere örnek olarak gösterilebilir.
Kesin Boşanma Sebepleri
Uygulamada veya Türk Medeni Kanunumuzda kesin boşanma sebepleri şeklinde ayrı bir düzenleme yoktur. Yukarıda detaylarını paylaştığımız özel ve genel sebepler her birisi kesin boşanma sebepleri arasında yer alabilir.
Örneğin zinanın, açılan boşanma davasında kesin delillerle ispatlanması, davanın süresinde açılmış olması veya hayata kast ve onur kırıcı davranışların tam olarak kanıtlanması halinde diğer bir ifade ile yasada yer alan bütün şart ve unsurların oluşması halinde birçok neden kesin boşanma nedeni olarak mahkemece takdir edilebilir. Buna karşın anlaşmalı boşanma davaları sıklıkla kesin boşanma nedeni olarak kabul edilebilmektedir.
Nafakasız Boşanma Sebepleri
Her boşanma davası sonunda ayrıca nafakaya da hükmedileceği yönünde bir yasal zorlam yoktur. Nafakaya hükmedilmesi hatta nafaka miktarının belirlenmesine etki eden birçok unsur vardır. Nafakasız boşanmaya kesin olarak etki etmese de yargı kararları genellikle aşağıda sıralamış olduğumuz unsurların varlığı halinde nafakaya hükmetmemektedir.
Kusur Durumu
Kural olarak boşanmada tam kusurlu olan eş lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmez. Örneğin yukarıda belirtmiş olduğumuz özel boşanma sebepleri arasında yer alan aldatma/zina durumunda aldatan eş tam kusurlu olarak kabul edilir. Eşlerin boşanmadaki kusur durumları eşit olması halinde ise eşlerin ekonomik durumları dikkate alınarak eşit kusur halinde de gerek görülmesi halinde nafakaya hükmedilmeyebilecektir. Kusur durumu genellikle eşe ödenen yoksulluk nafakası durumunda dikkate alınmaktadır. Ortak çocuklar için velayet sahibi eşe ödenen “iştirak nafakasında” eşlerin kusur durumu aranmamaktadır.
Eşlerin Ekonomik Durumları
Nafaka konunda bir karar verilmesi hatta nafaka miktarının belirlenmesinde eşlerin ekonomik durumları belirleyici önemli bir etkendir. Öncelikle hakkında aleyhine nafakaya hükmedilecek eşin bu nafakayı ödeyebilecek yeterlilikte işe sahip olması ve maddi gelire sahip olması gerekir. Eşlerden birisinin nafaka ödemesi halinde kendisinin yoksulluğa düşmemesi gerekmektedir.
Anlaşmalı Boşanma
Anlaşmalı boşanma isminden de anlaşılacağı gibi eşlerin boşanmaya bağlı tüm uyuşmazlıklarda anlaşmaya varmaları halinde mümkündür. Eşler arasında düzenlenecek boşanma protokolünde nafaka miktarı konusunda bir anlaşma hükmü yer alabileceği gibi eşler birbirinden hiçbir şekilde nafaka talep etmeye de bilir. Böyle bir anlaşma halinde nafakasız boşanma söz konusu olabilecektir.
Evlilik Süresi
Evlilik süresi nafakaya hükmedilip edilmemesi konusunda kesin belirleyici bir unsur değildir. Ağır kusur durumları hariç olmak üzere çok kısa süren evlilikler sonrası açılan boşanma davalarında takdir doğrultusunda nafakaya hükmedilemeyebilir.
Yoksulluk Nafakası Şartları
Nafakaya hükmedilmesinin en önemli koşulu nafaka talebinde bulunan eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek olmasıdır. Boşanmaya bağlı olarak herhangi bir yoksulluğa düşülmemesi halinde yoksulluk nafakası şartları oluşmamış olacaktır. Bu gibi durumlarda da sıklıkla nafakasız boşanma söz konusu olabilecektir.
Yukarıda sıralamış olduğumuz unsurların varlığı her zaman nafakasız boşanma sebepleri arasında yer almaz. Nafakaya hükmedilmesi ve nafaka miktarının belirlenmesinde birçok belirleyici unsur vardır. Mahkeme hakimi tüm bu etkenleri göz önüne alarak bu konuda bir karar vermektedir.
Kadının Eşinden Boşanma Sebepleri
Gerek genel gerekse özel boşanma sebepleri arasında “kadının eşinden boşanma sebepleri” şeklinde bir ayrım yapılmamıştır. Bütün boşanma sebepleri erkek ve kadınlar için geçerlidir. Örneğin zina nedeniyle boşanmada aldatan eş kadın olabileceği gibi erkekte olabilir. Ya da yine terk eden eş erkek olabileceği gibi kadın da olabilecektir.
Kadın Boşanmak İsterse Ne Yapmalı?
Kadının veya erkeğin boşanmak istemesi halinde; Anlaşmalı boşanma şeklinde bir boşanma gerçekleşmesi mümkün olması durumunda bu anlaşmanın eşler arasında bir protokole bağlanması ve her iki eşin birlikte yetkili Aile Mahkemelerinde dava açmaları gerekir.
Çekişmeli boşanma davalarında ise boşanma isteyen eşin TMK 161 – 166 maddeleri arasında yer alan boşanma nedenlerinden herhangi birisini ileri sürerek yine yetkili Aile Mahkemesinde boşanma davası açması gerekir. Özellikle çekişmeli boşanma davalarında çözülmesi gereken farklı uyuşmazlıklar bulunması nedeniyle bu konuda hukuki bir destek alarak boşanma davasının açılması sürecin daha sağlıklı ilerlemesini sağlayacaktır.
Cinsellik Olmaması Boşanma Sebebi Midir?
Evet, eşler arasında cinselliğin olmaması, herhangi bir eşin cinsel birlikteliği herhangi bir kabul edilebilir gerekçe bulunmadan reddetmesi boşanma sebebi olarak görülebilir. Bunun dışında özellikle erkek olan eşin farklı cinsel isteklerinin de sıklıkla boşanma sebebi yapıldığı görülmektedir.
Seni İstemiyorum Demek Boşanma Sebebi Midir?
Herhangi bir eşin diğer eşe sık sık kendisini sevmediğini veya istemediğini söylemesi boşanma sebepleri arasında yer alabilir. Yargıtay ilgili hukuk daireleri bir eşin diğer eşe “seni istemiyorum, seni sevmiyorum, senden boşanmak istiyorum” gibi sözler ile hitap etmesini “onur kırıcı davranış” olarak kabul etmiştir ve bu gerekçe ile açılan boşanma davalarını kabul etmiştir.
Erkeklerin Boşanma Nedenleri
Kadınların boşanma nedenleri şeklinde bir düzenleme bulunmadığı gibi erkeklerin boşanma nedenleri şeklinde de ayrı bir düzenleme yoktur. Yukarıda detaylarını paylaştığımız bütün boşanma sebeplerierkek ve kadınların açacakları boşanma davalarında mahkemeye boşanma nedeni olarak belirtilebilir.
Kıskançlık Boşanma Sebebi Midir?
Kıskançlık evlilik birliktelikleri sırasında sık karşılaşılan bir sorundur ve zaman zaman diğer eş tarafından boşanma davalarına konu yapıldığı da görülmüştür. Ancak kıskançlığın boşanma sebebi olarak görülebilmesi için, kıskanan eşin kıskançlık şeklindeki davranışlarının diğer eş tarafından çekilemez bir ölçüye varmış olması veya evlilik birlikteliğini ciddi bir şekilde etkileyecek ölçüde olması gerekir.
Fiziksel Şiddet Boşanma Sebebi Midir?
Evet eşe karşı fiziksel şiddet sık karşılaşılan bir boşanma nedenidir. Fiziksel şiddet özel boşanma nedenleri arasında da sayılmıştır. Ayrıca eşler arasında gerçekleşen şiddetin şikayete bağlı olmaksızın ceza kanunumuzda da “kasten yaralama” başlığı altında daha ağır cezayı gerektiren haller arasında sayılmıştır.
Alkol ve Uyuşturucu Bağımlılığı Boşanma Sebebi Midir?
Evet alkol ve uyuşturucu bağımlılığı son yıllarda sık karşılaştığımız boşanma sebepleri arasında yer alır. Bu gibi davranışlar “haysiyetsiz hayat” sürme olarak kabul edilmektedir.
Maddi Sıkıntı Boşanma Sebebi Midir?
Evlilik birlikteliği sırasında maddi sıkıntılar eşin çalışmak istememesi, alkol veya kumar bağımlılığı gibi sebeplerle kendisini gösterebilir. Tüm bu unsurlar ayrı ayrı birer boşanma sebebi olarak kabul edilmektedir. Yerel mahkemeler ile birlikte Yargıtay ilgili hukuk daireleri kasıtlı ve ihmali davranışlarla evlilik birlikteliği içerisinde gerçekleşen maddi sıkıntıları “ekonomik şiddet” olarak kabul edip, bu sebeple açılan boşanma davalarını da kabul etmektedir.
En Sık Karşılaşılan Boşanma Sebepleri
Uygulamada en sık karşılaşılan boşanma sebepleri zaman zaman değişiklik göstermektedir. Adalet Bakanlığının bu konuda yapmış olduğu istatistiklerine göre son yıllarda boşanmanın en çok “evlilik birlikteliğinin sarsılması” gerekçesi ile gerçekleştiği yönündedir. Genel boşanma sebepleri arasında sayılan bu durum genellikle anlaşmalı boşanma şeklinde gerçekleşmektedir.